Skip links

80’li Çocukların Dizleri Kanar, 2000’li Çocukların Gözleri Bozulur

80’ler ve 90’lardan sonra, şimdi de 2000’lere ve bu yazı dizimizin son bölümüne geldik. 2000’ler, dünyanın dünyanın her anlamda belki de en çok değişmeye sahne olan 10 yıllık dönemi oldu. Şu anda kullanmakta olduğumuz teknolojik aletlerin hiçbiri 1900’lü yıllarda yoktu, adları bile anılmıyordu. Yaşamımızın 2000’lerden öncesi ve sonrasına baktığımızda, arada dağlar kadar fark olduğunu görebiliyoruz. Aynı farkı örneğin 80’ler ve 90’lar için söyleyemiyoruz. Yine 80’ler ve 90’lar için moda, müzik gibi beli başlı konularda herkesin hatırladığı standart noktalar varken, 2000’ler için bunu söylemek o kadar kolay olmuyor. Bu yazımda, çok yakın geçmişte kabul edeceğimiz geçtiğimiz 10 yıllık dönemin biraz neşeli, azıcık da buruk notlarını sizlerle paylaşacağım. Keyifli okumalar…

I Kiss You: İnternet Mahir

Evet, böyle bir fenomen de gördü dünyamız… 1999 yılı Kasım ayında faaliyete geçen sitesini, 2000 Nisan ayında kadar ( o günün şartlarında internet kullanımının, bu güne oranla ne kadar kısıtlı olduğunu unutmadan) tam 3.1 milyon kişi ziyaret etti. Kendisinin de dediği gibi, belki de dünyanın en çok tanınan Türküydü. Sloganı son derece basitti, hatta günümüzde pek çok büyük markanın taklidine maruz kalacak şekilde akıldı kalıcı ve basit: I Kiss You”. Tarzan İngilizcesi ile oluşturduğu kişisel internet sitesi sayesinde tüm dünyada televizyon programlarına katıldı, gazetelere ve dergilere çıktı, haber oldu. Twitter keşfedildikten sonra keşfedilmiş olsaydı, sanırım an itibariyle dünyanın en çok takip edilen ilk 10 ismi arasındaydı… ama kayboldu.

Apple Dünyayı Değiştiriyor

Şimdiye kadar yapılmış tüm icadların ötesinde, yaşam tarzımı değiştiren Apple ürünleri, MAcintosh bilgisayarlar hariç, 2000’li yıllarda hayatımıza girdi. 2001’de iPod, 2007’de iPhone, 2010’da ise iPad piyasaya çıktı. iTV de yolda. Son bir yıldır bu ürünleri fanatik tarzda kullanan biri olarak, bir süredir bu aletlerin yapamayacağı hiç bir şey olmayacağına inandığımı söyleyebilirim.

Dünyayı O Yönetiyor: Google

Bana kalırsa dünyayı gerçekten de Google yönetiyor. Henüz 14 senelik geçmişe sahip olan Google, kurulduğunda neredeyse tekel olan rakibi Yahoo’ya karşı ezici bir üstünlük kurdu. Bunu da akıllı çalışmasına borçlu,. Dünyanın en değerli şirketlerinden biri olan Google’ın ofisleri de dillere destandır bu arada.

100. Yıl Kutlamaları

Önce 2003’te hem de şampiyon olarak Beşiktaş, sonra 2005’te Galatasaray, sonra da 2007’de Fenerbahçe yüzüncü kuruluş yıl dönümlerini kutladılar. Yüzyıllık geçmişlerine rağmen üç büyüklerin üçü de maalesef, tabiri yerindeyse şimdiye kadar Edirne’nin öte tarafını pek göremediler. Elbette istisnalar kaideyi bozmaz.

UEFA Kupası Şampiyonluğu

Evet, ben bir Beşiktaşlı olabilirim ama bu benim UEFA Şampiyonu olan tek Türk takımı Galatasaray ile gurur duymama engel değil. Az buz rakip elemedi Galatasaray; Bologna mı istersiniz, Borussia Dortmund mu, Mallorca mı, Leeds United mı… Son olarak da Arsenal! Efsane kadroyu hatırlamayan var mı? Taffarel- Capone – Bülent – Popescu – Ergün – Suat – Hagi – Ümit – Okan – Arif – Hakan.

İnek Şaban’ı Kaybettik

60’lı yıllarla 80’li yıllar arasında doğanlar için o gerçek bir efsanedir. Evet , Kemal Sunal’dan bahsediyorum. 1944 yılında doğdu ve 56 yıllık yaşamına 82 film sığdırdı. Benim şahsen en büyük keyifle (hala) izledikleim “Hababam Sınıfı” serisidir.

Hatırlıyorum da, ben henüz ilkokuldayken, cumartesi geceleri gösterilen Hababam Sınıfı filmleri için evde düzen kurulurdu. Kim, ne işi varsa bırakırdı ve 2 saat ekranın başından ayrılmazdık. Rahmetle anıyorum.

11 Eylül Saldırısı

O günü hatırlamak bile istemiyorum ama 2000’ler hakkında yazıp da, büyük facia 11 Eylül saldırısını anmadan geçmek olmayacaktı. New York’taki Dünya Ticaret Merkezi kuleleri halen de faili tam olarak aydınlanmamış bir saldırıya maruz kaldı, binlerce insan hayatını kaybetti. Lanetle anıyorum.

Bu Kalp Seni Unutur mu?

Sanat camiasında bir büyük daha yaşandı. 2001 yılının Eylül ayında Fikret Kızılok’u 54 yaşında kaybettik. Dilimize dolanan pek çok şarkısı bulunan Fikret Kızılok’un “Gecenin Üçünde” şarkısı, sevgili Ahmet Durakçı ile yaptığımız radyo programlarının da başucu parçasıdır.

Facebook Hayatımızda

2004 senesinde kurulan Facebook, 2006 senesinde herkrese açıktı. Artık hayatımızda daha önce hiç denemediğimiz tarzda bir iletişim aracı vardı. İlk günlerde çiçek gönderme, dürtme ile test etmeye başladığımız Facebook, 2012 senesini yaşadığımız bugünlerde, 100 milyar dolar değer biçilen bir şirket olup çıktı.

140 Karakter İle Ne Anlatabilirsiniz…

… diye düşünmenize gerek yok, zaten artık anlatıyorsunuz. 2006 yılında Twitter kuruldu ve halen dünyanın en başarılı girişimlerinden biri olarak kabul ediliyor. Bir alanda tanınmanın, önemli kişilere ulaşmanın, iş yapmanın, hatta iş bulmanın en kolay yollarından biri bana kalırsa Twitter.

Eurovision Birinciliği

Hiçbir zaman nedenini tam olarak anlayamadığım bir şekilde önemsediğimiz Eurovision Şarkı Yarışması’nda birinci olmamız pek çoğumuz için bir hayaldi. 2003 senesi hayallerin gereçkleştiği yıl oldu. Sertab Erener, “Everyway that I can” şarkısıyla birinci oldu. 2000’li yıllarda değişen oy verme sisteminin bu birincilikte payı olduğundan bir şüphemiz yok elbette.

F1 Türkiye’de!

2005 Ağustos’u, bir ilke daha sahne oldu. Pek çoğumuzun ancak rüyasında görebildiği Formula 1, ,ilk İstanbul Grand Prix’si ile kanlı canlı karşımızdaydı. Bu macera maalesef sadece 7 sene sürdü.

En Ünlü Kafa

Plansız bir şekilde, benim Tanzanya’nın ücra köşelerinden birinde izlediğim İtalya-Fransa arasında oynanan 2006 FIFA Dünya Kupası Final maçının son dakikalarında Zinedine Zidane’ın Materazzi’ye attığı kafa, gelmiş geçmiş en ünlü kafa olarak tarihe geçti.

Bir Türk Nobel Aldı

Seversiniz ya da sevmezsiniz, orasını bilemem ama Eurovision birinciliğini yazdığım bir sayfaya, 2006 Aralık ayında Orhan Pamuk’a verilen Nobel Edebiyat Ödülü’nü yazmasam olmazdı.

Bu yazı ilk olarak Farmagazin Dergisi’nde 14 Ekim 2012 tarihinde yayınlanmıştır. Buraya tıklayarak yazının orjinaline ulaşabilirsiniz.

Yorum yapın